Bir ihtiyacım olduğunda Ebu Hanifenin r.a kabrine giderim. Hacetimi Cenab-ı Hak'tan dilerim.
İmam Şafi r.a
3 Kasım 2016 Perşembe
Ebu Bekr ile Ömer beni ve bir küçük çocuğu Peygamber'e sallallahu aleyhi ve sellem orta namazı sormaya gönderdiler. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem benim küçük parmağımdan tutarak "Bu, sabah namazı.", ondan sonraki parmağımı tutarak "Bu öğle namazı." dedi sonra şehadet parmağımı tutarak "Bu akşam namazı." sonra onun arkasından gelen parmağı tutarak "Bu da yatsı namazıdır." dedi. Sonra: "Tutulmadık hangi parmağın kaldı?" diye sordu:
"Orta parmağım." dedim. "Peki söylenmedik hangi namaz kaldı?" dedi: "ikindi namazı kaldı." cevabını verdim. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"İşte orta namaz ikindidir." buyurdular.
"Orta parmağım." dedim. "Peki söylenmedik hangi namaz kaldı?" dedi: "ikindi namazı kaldı." cevabını verdim. Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem:
"İşte orta namaz ikindidir." buyurdular.
Bir kadın Peygamberimize bir elbise getirip: "Ya Rasullallah! Bu elbiseyi kendi elimle dokudum ve sana giydirmek için geldim." dedi. Peygamberimizin de zaten böyle bir elbiseye ihtiyacı vardı. Elbiseyi aldı, gidip giyindi ve sonra yanımıza döndü. Orada bulunanlardan birisi elbisenin güzelliğini ifade ederek: "Ya Rasulallah! Bu ne güzel elbise, bunu bana giydir." dedi. Peygamberimiz elbisesini değiştirdi ve elbisesini isteyen adama verdi. Ancak orada bulunan sahabilerden bazıları o zata: "Bunu söylemekle iyi etmedin. Peygamber'in bu elbiseye ihtiyacı vardı. Sonra sen Peygamber'in hiçbir isteyeni reddetmez olduğunu bildiğin halde bunu kendisinden istedin." dediler. O da: "Vallâhi ben onu giymek için istemedim! Ben onu ancak kefenim olsun diye istedim." dedi. Olayı bizlere anlatan sahabe, gerçekten de bu elbisenin o zata kefen olduğunu söylemiştir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)