Tövbe,ettimse de evvel inkar.
Ey benim yok dediğim,varsın var!

Birdir Allah,naziri yoktur.
Kulhü Vallahu Ahad bi-şektir.
Şahid-i adil iken mevcudat,
Şek eden birliğine,eşşektir.

Niyeti halis olunca kişinin,
Hayr olur akibeti her işinin.

Dağınık olsa da oğlum şuabatı ilmin,
Bir ufak cümle olur gayesi bin meşveretin.
Kesretinde şaşırıp kalmada mana yoktur,
Nokta-i vahdetini bulmalıdır marifetin.

Cahit Zarifoğlu,ölüm döşeğindeyken rüyasında Necip Fazıl’ı görmüş,ona 25 sene sonra kavuşacağız dediğini işitmiştir. Rasim Özdenören’in anlattığına göre 25 sene sonra değil, bu rüyadan takriben 25 gün sonra 7 Haziran 1987’de hayata veda etti.

Dr. Rıza Nur anlatıyor:
“Sivas’ta, Erzurum’da ötede beride halk şapka aleyhine kıyam etti. M. Kemal derhal Kel Ali’nin riyaseti altında bir Istiklal Mahkemesi dolaştırıldı. Epeyce adam astılar. Sayısını bilmiyoruz. Halk yıldı, iş bitti.
Asılan bir Hoca’ya pek acırım. Adını hatırlayamıyorum (Iskilipli Atıf Hoca’dan bahsediyor.)
Zavallı kanundan evvel şapka aleyhine bir risale neşretmiş,hem de bunu Maarif Vekaleti’nin izniyle neşretmiş. Adamcağızı Ankara Istiklal Mahkemesi’ne çektiler.
“Ben bunu kanundan bir yıl evvel neşrettim. Maarif Vekaleti’de resmen izin verdi.” dedi.
Dinlemediler. Astılar. Yahu!… Mademki asılıyor, ona izin veren Maarif Vekilini de assanız ya!…
Kel Ali bu esnada M. Kemal’in baş celladı. Muavini de Kılıç Ali. Kel Ali fena adam değildir. Cidden vatanperverdir. Fakat cahil ve safderun. M. Kemal onu istediği gibi bu cinayetlerde kullandı. “Şunu as!” diyor, o da asıyordu. Kılıç Ali ise mel’un, habis bir şey. Onun bir merakı vardı, mahkum ettiği adamların asılmasında da bulunurdu. Bu kanlı hünerini seyretmek ona zevk veriyordu. Herif mühim çingene imiş…
Bu hocanın asılmasında Hoca’nın boynuna ip geçirilirken, Kılıç Ali de başına bir şapka geçirmiş. “Giy domuz!” demiş ve küfürler etmiş.
Zavallı böyle ölmüş ve böyle saatlerce teşhir edilmiş. Şu Kanlı Kılıç ne bayağı bir mahluktur… Insan asılan adama hakaret etmekten hayâ eder. Zavallı eli bağlıdır… Ilmik gözünün önündedir.”
Memur ve müstahdemler şapka giymek mecburiyetindedir.
Rıfat Börekçi Diyanet İşleri Reisi